10 Ağustos 2021 Salı

Batı Trakya İskeçe/YUNANİSTAN (1)

Bu sokakladan her geçişimde bambaşka bir dönemin ortasında buluyorum kendimi,her seferinde ama.Yaşanmışlığın izlerinden çok günümüze kadar süregelen bu yapıların üzerimdeki etkisi altında kalıyorum.

Derdim kaygım endişen adımımı bu mahalleye atar atmaz yok oluyor.

Ne çok merak ediyorum bu evlerin sakinlerini..

Bu evlerde hayat vardı bir zamanlar,yeni doğan çocuklar,ilk kez aşık olan genç insanlar,ailesini geçindirmek için sabahın erken saatlerinde evinden çıkan babalar,sütçülür nalçılar nalburlar terziler berberler..

Çoğu evin pencerelerindekii perdeler henüz indirilmemiş.Sanki bir yerlere götürülmüş gibiler bu evlerin sakinleri.Bacalar ocaklar kapıların önünde yer alan iki basamaklı minik merdivenler henüz basılacak kadar basılamamış,o kapıların eşikleri henüz geçilecek kadar geçilememiş sanki..

Yemek kokuları yükseliyor,bir komşu perdesini dikkatlice aralayıp bakıyor,gözlerimiz karşılaşınca hesaba tutulmuş gibi hissediyorum.

Benim bu mahallede sabahın erken saatlerinde elimde bir kahve ile ne işim olabilirdi?..der gibiydi bakışları..aynı devirde yaşamamıza rağmen elimde taşıdığım kahve bardağını dahi garipsemiş gibi bakıyor ''bu nedir ki?'' der gibi..

Sokaklar dar ve yokuşlu bir kaç adım atıp hemen bir sonraki sokağa geçerek meraklı komşu teyzenin bakışlarından firar ediyorum..

Bakmaya doyamadığım evler yaşamak için can attığım yıllar..

Kömürlü trenler,el yazması kitaplar,bakır tepsiler,bahçelerde salça yapımı sonucu ağaçlara asılan kumaş torbalar.İki tuşlu eski radyolar,şerbet ikramları,gelinlerin telli duvakları,damatların takunyalı ayakkabıları..

GÜnün birinde bu evlere ve bu döneme dair en az benim kadar ilgi duyan bir bayan ile karşılaşmıştım.

Belediye başkanı bu evlerin anahtarını versin de içini bir görelim demişti.Ne çok heyecanlanmıştım bunu duyduğumda.Ne kadar muhteşem olurdu böyle bir şey!

Sahibi belli olan evler satışa sunuluyor ama bir çoğu da sahipsiz olduğundan belediye tarafından kendilerinden yıkıma kadar terk ediliyor.Bu tür evlerin kapısı zincirlenmiş ve genelde üzerinde ''Çökme tehlikesi,lütfen yaklaşmayın'' uyarısını içeren bir yazı yer alıyor..

Satışa sunulup elden geçirilenler ise gördükleri bakım sonucu göz kamaştırıyor..ahşap detaylar daracık balkonlar kafesli pencereler ve yıllarca eve sıkı bir dost gibi sarılan sarmaşık bitkiler onları daha da kıymetli kılıyor..
















Ve Osmanlı izleri..

Her yerde..

Her sokakta her detayda..

Yaşıyor,yaşatılıyor.

Ölmüyor..belki de adını bile bilmediğimiz zatlar hatrına,belki de Allah'ın dostu olarak bir ömür geçirmiş kulların yaptıkları dualar ve hayırlı işler hatrına ve kimbilir savaşa gencecik çocukların bile toplatılıp geriye sadece kadınların kaldığı savaş yıllarında kadınların evlerinin bahçelerinde gömdükleri bir cenazenin hatrına.

Ölmüyor Allah adını yayanların Allah adının anılmasına vesile olanların hatrına..




Sevgi UYUR

Batı Trakya İskeçe/YUNANİSTAN

10 Ağustos 2021





Kiremithanem
Kiremithanem

”Bu Dünyada Çiçeklere Bakmak İçin Cehennemin Çatısında Yürüyoruz,Haydi Gelin,Çatıya Çıkalım!”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz en kısa sürede sevgi ve alaka ile cevaplandırılacaktır.
Yorum yaptığınız için teşekkür ederim.